Yüksek Polifenol Zeytinyağı Nedir ve Nasıl Olur?

Kaliteli bir zeytinyağı biberimsi ve hafif acı bir tada sahiptir. Balzamik sirke ile buluşturduğunuzda salatalarınızı tadına doyulmaz bir hale getirir. Zeytinyağının o eşsiz tadı, polifenollerin varlığından kaynaklanmaktadır. Yüksek polifenol zeytinyağı; hem sağlıklı yaşamla ilgilenenler hem de gurme lezzet arayanlar için vazgeçilmezdir. Peki, yüksek polifenol zeytinyağı nedir ve nasıl üretilir?

Yüksek Polifenol Zeytinyağı Nedir?

Yüksek polifenol zeytinyağı, kilogram başına en az 250 mg polifenol içeren yağ türüdür. Tüm zeytinyağları polifenol bakımından yüksek değildir. Bir zeytinyağının polifenol seviyelerini etkileyen; kullanılan zeytin türü, hava koşulları, tarım uygulamaları, hasat zamanı, üretim koşulları gibi pek çok faktör vardır. Yüksek polifenol zeytinyağının tadı ise oldukça canlıdır ve biberli bir bitişe sahiptir. Ayrıca antioksidan ve iltihap önleyici etkisi vardır.

Yüksek Polifenol Zeytinyağı Nasıl Olur?

Yüksek polifenol zeytinyağı üretimi, oldukça hassas bir süreçtir. Her adım, polifenol içeriğini korumak ve artırmak amacıyla dikkatle planlanır. İlk olarak, zeytinler henüz yeşilken ve tam olgunlaşmadan toplanır. Olgun zeytinlerden elde edilen zeytinyağı daha yumuşak ve tereyağımsı bir tat sunarken, erken hasat edilen zeytinlerle yapılan polifenol açısından zengin natürel sızma zeytinyağı daha acımsı ve genizde hissedilen keskin bir yakıcılığa sahiptir.

Hasat edilen zeytinler, 4 ila 6 saat içinde sıkıma alınır. Bekletilmeden işlenen zeytinlerde polifenol kaybı minimuma iner. Ardından zeytinler soğuk sıkım yöntemiyle işlenir. Bu işlem sırasında zeytin hamuru 27°C’nin altında tutulur. Soğuk sıkım yöntemi hem besin değerlerini korur hem de polifenollerin zarar görmeden yağa geçmesini sağlar. Sıcaklık arttıkça verim artsa da kalite düşer. Bu nedenle yüksek polifenol zeytinyağı için verim ikinci plandadır. Önemli olan kalite ve sağlığa etkisidir.

Yüksek Polifenol Zeytinyağının Farkı Nedir?

Yüksek Polifenol Zeytinyağı, sıradan zeytinyağlarına göre hem kimyasal içeriği hem de faydaları bakımından pek çok farklılık gösterir. Bu farklar yalnızca sağlık açısından değil tat, koku ve raf ömrü gibi özellikleriyle de kendini hissettirir:

• Antioksidan Etkisi: Polifenoller, serbest radikallerle savaşır. Bu sayede hücre hasarını azaltır, yaşlanmayı geciktirir ve bazı kronik hastalıklara karşı koruyucu etki gösterir.
• Yoğun Lezzet Profili: Acımsı, yakıcı ve biberimsidir. Bu aromatik yapı, yağın zenginliğini gösterir. Özellikle salatalarda ve çiğ tüketimde fark yaratır.
• Daha Uzun Raf Ömrü: Polifenoller, yağın oksidasyonunu yavaşlatarak bozulmasını geciktirir. Bu da yüksek polifenol zeytinyağını daha dayanıklı kılar.

• Kalp Sağlığı Dostu: Kolesterol dengesi, damar sağlığı ve kan basıncı üzerinde olumlu etkileri bulunur. Düzenli tüketimi, kalp-damar hastalıklarına karşı koruma sağlar.

• Doğal Anti-inflamatuar Etkisi: Polifenoller, vücutta oluşan iltihaplanmalara karşı etkilidir. Özellikle kronik inflamasyonla mücadelede destekleyicidir.

Yüksek Polifenol Zeytinyağı Nasıl Alınır?

Her şeyin kalitelisinde olduğu gibi yüksek polifenol zeytinyağı da diğer çeşitlere kıyasla daha pahalıdır. Piyasada “erken hasat” ya da “soğuk sıkım” ibareleri taşıyan pek çok zeytinyağı bulunsa da yüksek polifenol zeytinyağı alırken dikkat edilmesi gereken önemli noktalar vardır. Bu özel yağı saygın satıcılardan satın alırken kullanabileceğiniz bazı ipuçlarını aşağıda bulabilirsiniz:

• Light veya rafine zeytinyağı yerine sızma zeytinyağı satın alın. Sızma yağlar polifenol açısından daha zengindir ancak tek başına yüksek polifenol seviyesinin garantisi değildir.
• Isı, polifenolleri yok ettiği için soğuk preslenmiş yağlara yönelin.
• Zeytinyağının polifenol oranı analiz raporunu mutlaka inceleyin. Güvenilir üreticiler, bu bilgiyi ambalaj üzerinde ya da web sitelerinde paylaşır.
• Şeffaf şişeler yerine koyu renkli camla ambalajlanmış zeytinyağını tercih edin. Koyu renkli cam, polifenolleri ışık ve oksijenden kaynaklanan hasara karşı koruyacaktı.

Son olarak, saygın üreticilerden alışveriş yapmak her zaman daha güvenilirdir. Söz konusu sağlık olduğunda öncelik fiyat değil, kalite olmalıdır. İşte bu noktada, Lovida gibi doğallığı ve özeni ön planda tutan markalar güvenle tercih edilebilir.